NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
255 - (653) وحدثنا
قتيبة بن سعيد
وإسحاق بن
إبراهيم وسويد
بن سعيد
ويعقوب
الدورقي. كلهم
عن مروان الفزاري.
قال قتيبة:
حدثنا
الفزاري عن
عبيدالله بن
الأصم. قال:
حدثنا
يزيد بن الأصم
عن أبي هريرة؛
قال: أتى النبي
صلى الله عليه
وسلم رجل أعمى.
فقال: يا رسول
الله! إنه ليس
لي قائد
يقودني إلى
المسجد. فسأل
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أن يرخص
له فيصلي في
بيته. فرخص له.
فلما ولي دعاه
فقال "هل تسمع
النداء
بالصلاة؟"
فقال: نعم. قال
"فأجب".
{255}
Bize Kuteybetü'bnü Said
ile İshâk b. İbrahim, Süveyd b. Saîd ve Ya'kûb ed-Devraki hep birden Mervân
el-Fezârî'den rivayet ettiler. Kuteybe Dediki: Bize Fezâri, Ubeydullah b.
Esamm'dan rivayet etti. Demişki: Bize Yezîd b. Esamm, Ebu Hureyre'den rivayet
etti. Şöyle demiş:
Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem)'e â'mâ bir zât geldi ve: Yâ Resûlâllah! Gerçekden beni, mescide
götürecek yedekçim yok; diyerek, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den
evinde kılmak için ruhsat istedi. O da kendisine ruhsat verdi. Â'mâ dönüp
gittikten sonra Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onu çağırarak:
«Sen namaz için okunan
ezanı işitmiyor musun?» diye sordu, A'ma :
— Evet! cevâbını
verince,
«Öyle ise ezana icabet
et!» buyurdular.
İzah:
Hadîsde zikri geçen
â'mâ'dan murâd Abdullah İbni Ümmü'Mektûm 'dur. Nitekim Ebu Dâvûd ile Dâre
Kutnî'nin rivayetlerinde sarahaten beyân edilmişdir.
Bu hadîsi Ebu Dâvûd,
İmam Ahmed b. Hanbel, Taberânî ve daha bir çok hadîs imamları tahrîc
etmişlerdir. Taberânî'nin «El-Evsat»ında Bezzâr'dan naklettiği hadîsde:
«İbni Ümmi Mektûm, Nebi
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e hâlinden şikâyette bulunarak, yatsı ile sabah
namazlarında kendisine ruhsat vermesini istirham etti ve: Yâ Resûlâllah!
Seninle aramızda bir hurmalık var; dedi. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :
«Ezan'ı işitiyor
musun?» diye sordu; İbni Ümmi Mektûm: Evet; cevâbını verdi. Bu suâl ve cevâp
bir veya iki defa tekerrür etti. Ama Resûlullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona ruhsat vermedi.» denilmektedir.
Rivayetlerin
bâzılarında Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) cemaata devam etmeyenlerin
evlerini tepelerine cayır cayır yakmak istediğini bildirdiği zaman Abdullah
İbni Ümmi Mektûm 'un : «Yâ Resûlâllah Medine'nin zehirli haşerâtı ile
yırtıcıları çok...» diyerek özür dilediği; diğer bâzılarında her vakit
kendisini mescide götürecek bir kimse bulamadığını, söyleyerek bu namazları
evimde kılmam câizmidir? diye sorduğu; Lâkin kendisine ruhsat verilmediği beyân
ediliyor.